“Korkarsan kaybedersin!” demişti, ve ben
O’na inanmak yerine korkmayı seçmiştim.
Rüyalarımda gidişini izliyordum; seni
hayatımın tam içine yeni sokmuştum ve her şey mükemmel bile diyemeyeceğim kadar
mükemmeldi oysa. Rüyalarım bitmiyordu yine de. Arkandan bakıyordum işte.
Ağlamıyordum; sadece izliyordum seni. Yavaş yavaş kayboluyordun. Hep
gidiyordun; durmadan gidiyordun.
Normal değildin; normal değildim. Zaten hiç
bir şeyin ´normal` olmayacağını, sana
ilk dokunduğumda anlamıştım. Basit düşün; sadece elini tutmaktan
bahsediyorum.Neden korkuyordum? Sahip olamadığı bir şeyi kaybedemezdi insan.
Neden korkuyordum?Büyük şeyler beklemiyordum halbuki, güzel şeyler istiyordum;
küçük olsalardı da, olurlardı.Neden korkuyordum? Bana bir daha ´öyle`
bakamamandan mı? Nasıl bakmak o; acıyarak mı? Neden korkuyordum? Artık ´her
şey` olamayacağını biliyordum. Neden korkuyordum yahu; beni gitmeye
zorlamandan, kolumdan tutup kapı dışarı etmenden. Sanki, sen çekip gittiğinde
daha iyi hissetmiştim.Peki sen;
Neden korkuyordun? Kimse o kadar sevmemişti seni. Neden korkuyordun?
Kimse seni bu kadar ´az` üzmemişti. Neden
korkuyordun? Seni hiç ağlatmamıştım. Neden korkuyordun?Kimse üzerine
titrememişti ya, benim kadar. Neden korkuyordun yahu; hayatında ilk defa
gidebilenin sen olmasından mı? Arkana bakmayı bile düşünmedin.
Korkarsam;
kaybederim.
İnsanlar, sahip
olmadıkları şeyleri kaybedemezler!
Anlatamadım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder